Tübyaz

Rumeli yaz yemeği, bizim mutfaktan.
Adı Tübyaz.
Nasıl yapılıyor bir bakalım:
Haşladığımız bir kg patlıcanın şeritler halinde soyduğumuz kabuklarını yağlanmış uygun bir tepsinin zeminine yan yana yerleştirir; 250 gr beyaz peynir kırığı, çırpılmış üç yumurta, tuz, karabiber, iki yemek kaşığı zeytinyağı ve bir yemek kaşığı unu ezilmiş patlıcan ile karıştırıp kabukların üzerine yayar, un serper 175 derecelik fırında üzeri kızarana dek 35 dakika pişirerek ılık veya soğuk olarak servise sunarız.
Afiyetle.

CIMG7800-2

Hobi Çalışmaları

IMG_8643-2

Yukarıda görülen şu günlerde kullanılabileceklerden, ördüğüm ebruli atkılardan biri. Aşağıdaki resimde yer alan ise önümüzdeki günlerde giyilebileceklerden bir ebruli hırka.
Spagetti yünden bir ayda ördüm bu hırkayı. Kalın yün olduğundan çabuk ilerleyebiliyorsun. Ele aldığında hayli ağır olduğunu fark ediyorsun, kolda taşınmaz. Zaten kıştan yaza geçiş dönemi kısa, o anlar için “biçilmiş kaftan”.
Rahatlatıcı etkisi yadsınamayacak denli güçlü olması hasebiyle örgü örmeye ve yeni modelleri yansıtmaya devam etmeli, ne dersin?

IMG_8639-2

Aykırı Sesler

Gün gelip olduğu gibi kabul edebildiğinde kişi, aykırı sesleri..ulaşır umursamazlığın doruğuna. Umursamazlığa vurulunca mutluluk anı yakın.
Yaşanmışlıkları anımsatan satırlar Dalgalar’dan; “koridoru sertçe adımlamalarını duymak hoşuma gidiyor.”
Kızların topuklu ayakkabılarının çıkardığı sesleri, uykularının en tatlı yerindeki çocuklarını kucakladıkları gibi annelerine bırakıp işe doğru yola koyulmalarını bugün hatırlıyorum yeniden Virginia Woolf’un satırlarını okurken.
Evimizde sabahın ilk ışıklarıyla bizim dışımızdakilerin ayak seslerine tanıklık etmeninse beni nasıl yıprattığını; bunu bir yaşam kesiti olarak kabul edemeyişlerimi, hatta yakınışlarımı…
O günlerde hayatıma müdahale olarak nitelediğim yaşayışlar, gelecekle ilgili tasavvurlarımı şekillendiriyordu.
Aykırı sesler bir gün hiç duyulmayacaklardı. Duyulsalar da hayata karışacaklardı, olgunluğumun bir simgesiydi artık onlar. Öyle olmasa “insan olarak yaşamayı zorlaştırdığımız” dünya üzerinde barınmak imkansızdı.

Cradle-Of-Sun