Etiket arşivi: öz

Kollarındayım Bugün

Dün ile bugünü birleştiren senin kahkahaların idi.
O neşe sarmasa benliğimi yaşayamazdım ben de.
Saf ve temizsin, melek demeli sana.
Varlığımın özü, can suyum
yeryüzünde bulunduğum sürece
benimlesin artık eminim.
Her edama sinmiş kokun.
Annem ölmedi, dedim
ölmemiş miydi diye sorduğunda.
Hayalimde dedim ya bir de,
yüreğimi kaplayan dokun hayallerimle kaynaşıp
gerçekliğime yansıyor.
Her hecem senin gölgende bir sözcüğe bağlanıyor.
Ne sebeple gelmiştim buraya
kucak açmıştın sevgiyle.
Kocaman yüreğinde idim zaten ne zamandır.
Nereye vardıysam sonradan, izledin beni yılmadın.
Bir melodi idim dilinde daima işittiğim.
Kahve gözlerinde tattığım sevinci geçirdim ben de
karşımdakine.
Sorgulamadan içine katan tınılar yakaladım sesinde.
Bir gün ben de çıkacağım buradan gözleri yaşlı
Sen olacaksın kolumda
Sıkıca kavramıştın ya bir kere
Düşüyordum ben o zaman
Yanındayım, dedin düşünmeden
Saklı cennetler buldum koynunda
Bırakma ne olur tekrarlanırsa yine
alnımda bir yazı gibi “ölüm”.

Basit Aslında

Yaşantıların nüveleri basit idi.
Bir bakış, duyuş, dokunuş var oluşun nedeni.
Önceden zorlandığın noktalarda, o yokuşlarda
Yeni kapılar açılıyordu önünde sonradan.
Sabır, hoşgörü, tutarlı tavırlar temeli olmalı,
Diriliş yeniden çok tatlı idi.
Bir bahane bulunur daima
Yaşamın sonu için de.
O da asla yok oluş değil,
En beklenmedik şekilde hakka kavuşmak,
Esas öze ulaşmak.
İşte doruk!
Ölümün gerçekliği ne yüce bir taçlandırış!