Uzanıyorsun
Ellerimi tutmak istiyorsun
Havada harelenip beni ıskalayan kollarını
yakalıyor, sarılıyorum sıkıca
Göğsüme dayıyorum kollarını
Acının kekremsi dokusu boğazıma yayılıyor
Hep hayata dair paylaşımlardır ya
sakladıklarımız kendimizden bile
Ne tatlısın onların içinden
gülümserken gözlerime anbean
Gidiyorsun oysa şu an
bir şans öpücüğü konduruyorsun
yanağıma usulca
Duvarları aşmışsın bu kez
sokuluyorsun
Sızıyorsun kalbimin derinliklerine o an
İşte tam orası ağrıyor şimdi
Ne yapayım
Etiket arşivi: derinlik
Kalp Ağrısı
Günlerce yürüdüm
dalgaların sesini duya duya
Tüm hayal bulutları başımın üstünde
harelendi
Bir an kendi kendimi sorguladım
Niye yaşıyorum diye
O an büyük bir acı duydum
Öyle ya
borçlu idim
sevdiğine doyamadan
dünyaya veda edenlere.
Ölümün derinliklerinde nefesim
Anladım ki,
kader, ecel demek
hafifletmiyor üzüntüyü
Sadece bir teselli bu belki…
An
An geliyor, işte o an
kendimden sıkıldığım…
Öyle bir an ki
insanlardan kaçtığım,
hayvanların o saf sorgusuz
çocuk bakışlarında
yeniden soluklandığım…
Güldüren neşelendiren bir kucak o!
Coşkusunu yürekten paylaştığın,
sevinç olup uçtuğunda
yakalayamayacağından korktuğun…
Sonra seni sürüklediği seyirlikte
hayatın derinliklerine daldığını
fark edersin!
Dönüp baktığında sılaya
izlere takılıp kalırsın ya!
Doyamadığını hissedersin o an
yaşadıklarına…
Konu Ne Diyorsunuz
Virginia Woolf, Dalgalar adlı eserinde konunun nehir olup akıp gittiği bilinç akışı tekniğini kullanır.
Kişi, bir eseri okurken, içinde bulunduğu tutuklayıcı düzenin dışına çıktığını fark ediyor çoğu zaman. Bu bir terapi şekli olsa gerek! İşe yaramayan onca düşünceyi uzaklaştırırken dimağından, beyaz sayfa açılıyor önünde.
Yalnız her yararlı iş gibi okuma etkinliği de süreklilik bekler. Rutini bozmaya gelmez. Etkisini görmek için kitapları elden düşürmemeli!
Okuduklarımız daha önce konu edinilmiş mutlaka. Yeniden yeniden… Böylelikle okudukça değişik üsluplardan aktarılan bilgiler yenileniyor hafızamızda. Tabii bilginin derya olduğunu düşünürsek, öğrenecek –bilmediğimiz çok şey bulunduğu gerçeğini kabul ediyoruz. Bu bağlamda araştırmaya dayalı eserler zihnimizi tazeleyip dünyaya daha geniş bir perspektiften bakmamızı sağlar.
Hayal gücünün muazzamlığı da yadsınamaz. Öykü, hikâye, romanlar konuları itibariyle ruhumuzun derinliklerine ulaşırlar. İşte orada başlar serüven… Bizi etkisine alıp günlük sıkıntılardan arındıracak bir kaynak bu!