Yaradan tarafından hep güzellikleri seyretmek ve hissetmek üzere biçimlendirilmişken, aklımız ve yüreğimiz, bu azap niye? Zalimliğe maruz kalmak için nerede hata yaptık?
İnsanca davranmak, “insan” olmak bir suç olmamalı?
“İnsan” olarak yaşamak incitilmek manası taşımaz!
Doğaya karşı gelmek kimseye bir şey kazandırmaz.
“İnsanın” gerektiğinde zor koşullarda, zahmet içinde meydana getirdiği yapıcılığını gözler önüne seren eserlerini ortadan kaldırarak, “insan” hayatını hiçe sayıp ona kıyarak atılan adımlar; kötülük tohumları kendi batağında yitip gitmeye mahkumdur. Kendi oluşturduğu felaketlere bel bağlamak, kötülüklerden umutlanmak vicdana sığmıyor. İnanmıyorlar ama her kötülük sonunda cezalandırılır.
Terör beraberinde istedikleri kapıların açılacağını sanmaları ne büyük bir aldanış!
Özgürlük kavramını kötü emellere alet ederek demokratik yollarla rahatlıkla çözülecek meseleleri kan dökerek içinden çıkılmaz hale getirmek akıllıca olmadığı gibi insanlık onurunu zedeliyor…
Ne söylesek boş yere edilmiş lakırdılar olarak görüldüğü açık ki, barışseverlik yerle bir!
Terör kana doymuyor!
Artık “ne olursa olsun yaşamıma devam edeceğim” söylemleri ile korkusuzca ilerlediğimizi belirtelim biz de…
Etiket arşivi: koşul
Zora Koşan Anlar
Koşulan koşul,
şartların zorlanmaması idi.
Doğasını değiştirmedik aşkın,
öyle istedin.
…
Zaman geçtikçe
zora koşan anılar oldu:
gözümün önünden gitmeyen hayal,
o an, gerçekte yaşanan bir an.
…
Bir an geliyor ki,
nasıl yaka silkiyorum o andan.
Bu kadar.
…
Ardından
yine dönmeye başlıyor dünya o anı ile,
sen ve ben
papatyaların arasında
önümüzde beyaz sayfaların açıldığı
o saf, masum dakikalar olduğu halde
…
Oysa,
salt gerçekliği
anılarda kaldığı
Önyargı
Bir olay gerçekleşmeden, ileriki yaşantılarda üzerimde olumsuz etki bırakacağını düşünerek, önceden yeise düşmem, kendime acı çektirmekten başka bir şey değil.
Bugün, havaya girip kaptırarak bilincimi, yarınki dertlere önlem alır gibiyim; yaşadığımda daha az üzüleceğimi sanıyorum böylelikle, ama bu kendimi kandırmaktan başka bir şey değil.
Gelecekte olacaklardan menfi neticeler çıkıp çıkmayacağı da belirsiz tabii. Bu açıdan bakıldığında, olgu, usa iyi fikirler de getirebilir kuşkusuz.
Kaldı ki, her şeyi anında yaşamanın keyfi, güzelliği tartışılmaz. “An’ı yaşa” denilmiyor boşuna.
Bedbaht olacağını sandığın şey değişik boyutlarda yaşanıp öyle tatlı bir farklılık hissettirir ki, şaşırırsın. “Bugün doğdum ben” demenin farkındalığını yaşarsın. Önünde yeni sayfaların açıldığı ihtişamlı bir dünyaya kucak açarsın.
Her türlü koşulda, zaten sabır, sağduyu, azimle güçlüklere göğüs gerecek bir yol bulabilir insanoğlu, Allah’ın yardımıyla.
Foto. Bala Çiçek