Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun. Tüm ulusca kutlanması dileğim.
Çocukların gözleri sevgi, huzur, kardeşlik, dostluk, özgürlük ışıltıları ile parlasın. Saf kahkahaları çınlatsın yeri, göğü.
Yüce Ata’nın izinden gitmekten usanmaz hiç bir ruh ve beden. Ne mutlu sonsuz haykırışla Ata’yı bir solukta kucaklayan neferlerinden biri olmak.
tara0003

Biri

O öyle biri ki, ülkedeki “özgür kadın” imajına misal; “başka örneği var mı bilemedim”:  dilinin kemiği yok, daima röportaj vermeye hazır ama  mesajlarının içeriği boş, her an kendini ispatlama çabasında… Onun da özgürlük anlayışı bu. Herkes alabildiğine özgür olmalı tabii, o kaldırabiliyor bunu. İnsan düşünmeden edemiyor, özgürlüğün bu denli ezilmiş hali doğal mı diye.

Konuşarak

İşte gidiyordu, karşılaşacaklardı birazdan, yeniden. Aradan uzun zaman geçtiğinin; olayları ona eksiksiz aktarmaktan ziyade kendisinde bıraktığı izlenimleri yansıtacağının farkında idi.
O da aynı şekilde hareket edecekti. Onca sözcük havada uçuşacaktı. Anlatmaya doyamayacak ardından önemli olan sözler değil, davranışlar diyecekti. Bu çok geniş bir mana içeriyordu; tabii ki, demek istediğini sözel olarak ifade edemediğinde tavırların önem kazandığı gerçek, kuşkusuz.
Peki, neden insanlar konuşa konuşa anlaşır, demişlerdi zamanında? Karşımızdakine derdimizi anlatabileceğimiz ölçüde düzgün konuşmayı öğrenmeye çalışmak boşuna mı? Hatta, bir yabancı dil edinme çabasında iken denmez mi: ana dilinizi çok iyi bilmeniz lazım ki, ikinci bir dili kotarabilesiniz.
Kişi, fikrine uymayan tezleri bir kenara ittiğinde dar bir bakış açısı ile yaşamayı kabul ediyordu baştan. O büyük sevgi nasıl soluk alacaktı, beraberlik ya da ayrılık için birbirine açılmadıkça, sözcüklere sığınmadıkça bu yüzden.
İnsanlar konuşmadan da anlaşırlar demişti, oysa birbirini tanımak için söyleşmek şarttı bana göre. İlerleyen ilişkilerde konuşmadan anlaşma noktasına da gelinebilirdi elbet, birbirlerini, soluk alışverişleri ile bütünlerdi aşıklar.
Ancak, kişilikler, yaşamlarının her dönemecinde yer açmadan birbirlerine, yalnızca, sözcüklerin anlamlı gizine sığınmalı idi. İnsanca yaşamak bunu gerektiriyordu.
1324733130_1242581294_fingers_12

Narlı Cevizli Bulgur Salatası

Günün salatası: 300 gr bulguru on dakika soğuk suda bekleterek suyunu süzelim. Yarım çay bardağı zeytinyağı, iki limon suyu, bir narın taneleri, bir avuç ceviz kırığı, iki çay kaşığı tuz, iki buçuk tatlı kaşığı sumak, bir buçuk çay kaşığı yenibahar, bir çay kaşığı tarçın, elli gr iri doğranmış nane ve maydanoz ile yumuşayan bulguru karıştırıp servis yapalım. Afiyet olsun.
DSC_0424-2

umut türküsü oluyor sıcak sözcüklerin, telaşlıyım bu mevsimde yavrucağım, her şey iyiliğin için